1. YAZARLAR

  2. Mustafa Özyıldız

  3. EREĞLİ KÜLTÜRÜNDE SİNERJİ (İŞBİRLİĞİ) NOKSANLIĞI
Mustafa Özyıldız

Mustafa Özyıldız

Köşe Yazarı
Yazarın Tüm Yazıları >

EREĞLİ KÜLTÜRÜNDE SİNERJİ (İŞBİRLİĞİ) NOKSANLIĞI

A+A-

Türk kültürü bireysellik ve toplulukçuluk ölçeğinde genelde toplum yönü ağır basan özellikler gösterir.Kültürün ekip çalışmasını zorlaştıran özelliklerini törpüleyip kolaylaştıran özelliklerini ön plana çıkarırsak toplumda büyük ve nitelikli sayılabilecek başarılar yakalamak mümkündür.Hoşgörü ve esneklik prensipli olduğu zaman ticarette, siyasette etkinliği artırır. Esnek olmayanlar yani katı mizaçta olanlar, işte siyasette beşeri münasebetlerde olmuş olana takılır, ileri gidemezler Hoşgörü ve esneklik grup çalışması içinde uzlaşma ile bütünleşir. Uzlaşma kültürümüzde taviz veren şekliyle anlaşılıyor olsa da gereklidir.Katı mizaçtakiler,işlerini yalnız ve kendi usullerine göre yaparlar ve işi kendilerinin iyi yaptıklarına inanmak noktasında takılıp kalırlar. Son 50 yılda karar verici konumdaki hemşerilerimizin yaptıkları analiz edildiğinde sonuç itibariyle esnek olmayan yapıda olmalarınınkentte gelişimi yavaşlattığını söyleyebiliriz.
Verimlilik işi doğru yapmaktır, Etkinlik ise doğru işi yapmaktan geçer. Verimli ve başarılı olmada kişilerin bilgi ve kabiliyetleri yetmez, günümüzde insan ilişkilerinde uyum ve hayata bakış acısı duygusal olgunluk ve duygusal zekâ ile bireysel başarıyı bireysel kaliteyi büyük oranda belirlerken çok ortaklı girişimler ve yeni iş alanları ve oluşumlarında sonucu etkilemektedir. Dün yaptıklarımızı tekrarlayarak daha çok çalışsak bile başarılı olmak artık mümkün değil.
Kişi duygusal olgunluğa sahip değilse işini çok iyi yapması ya da çok donanımlı olması fazlaca bir öneme haiz değil artık. Duygusal olgunluğu olmayan kişi ne kadar zeki ve aktif ise işinde yönetiminde dik duvar örebilir karşımıza.
Bugün, Konya ili ilçeler arası gelişmişlik sıralamasında Ereğli 2. Sıradadır. Konya ili tarımsal üretim değerinin dörtte biri Ereğli bölgesinden elde edilmektedir.Konya ili tarım ve gıda sanayi üretim değerinin %11 u Ereğli bölgesinden sağlanmaktadır.
Ereğli ilçesindeki toplam istihdam ve üretimin  %73ünü küçük esnaf, tarım, hayvancılık, süt işleme sektöründe çalışanlar oluşturmaktadır. Toplam istihdamın %8 da imalat sektöründedir. Türkiye’nin toplam tarımsal hâsılası içinde Ereğli’nin payı %2.1 düzeyindedir.
Sosyo- kültürel ve ekonomik olaylar, ticari başarılar, insanlarcephesinden Ereğli’detoplumu gerçekleştirenler, seyredenler hayret edenler Şekliyle bir ayırımını yapabiliriz.
Ereğli’de ve farklı kentlerde, farklı dönemlerde10 milyon dolar ve üstü servetleri ile Oger-Holding –Almanya, Vural ÖgerKamer Holding-Özer SevencanAtlas Yatırım-Okyanus Grubu –Nusret ArgunTayaş Gıda –İst (SevketTaycı)İle büyük iş adamları olarak Abdullah Özdoğan-İst. Zihni Yağcı-İst. Mustafa Maç-Ankara, Velid Günay-İst. Ali Talip Özdemir-İst. Okay Süllü–İst. Hasan Akgüç, Akbel Süt gibi büyük iş adamlarımız yenialanlara neden giremediler?
Şehirde en önemli eksik kanımca GÜVEN DUYGUSU eksikliğidir. Güven duygusu iş hayatında beşeri ilişkilerde her türlü ilişkinin temelinde bulunan harçtır.Başka insanlara beslenecek güven duygusunun temelinde insanın kendine güveni yatar. Kendine güvenemeyen insan başkalarına güvenemez. Kendisi güvenilir olamayanda başkasını güvenilir bulamaz,
Güven duygusunda 3 boyut şudur:
Kendine güven duymak,
Güvenilir olmak,
Başkalarına güven duymak.
Ereğli’de çok ortaklı oluşumlarda TEMEL PROBLEM budur.
Kendine güven güvenilir olanın ve başkalarına güvenmenin temelini oluşturur. Kültürümüzde ‘Kişiyi nasıl bilirsin? Kendin gibi’ sözü bunu çok iyi anlatır. Güvenilir olmak ise sözünü tutmak özü sözü bir olmak, bir görevi yapacak yetkinlik ve beceriye sahip olmak, dürüst olmak,sorumluluk sahibi olmaktır. Başkalarına güven duymamızı belirleyen faktörler ise beklentiler, kişisel özellikler, dünya görüşü, riskler, çıkarlar ve politik görüş farkıdır.Başarıyı kabullenememe, haset fesat bugün güven duymamızı zorlaştıran en önemli faktörlerdir.
Bölgecilik,  kıskançlık, az olsun bizim olsun yaklaşımı bugünlere gelmemize sebebiyet vermiştir.Ekip çalışmasını zorlaştıran faktörlerin basında ülke genelinde olduğu gibi bugünEreğli’de de eleştiri kültürü gelmekte.
Kültür ve inancımızın etkisiyleeleştiri kültürü bizdeçağlar boyu en olgun biçimiyle kullanılmıştır. Günümüzdeise değişimeuğrayıp negatif tesiri ağır basar hale gelmiştir.  Neticede, toplumsalhayatımızda eskilerin münekkit dediğimiz eleştiriyi yapanın, konunun daha doğru ortaya konulmasına hizmet etmek amacının çok ötesinde; hata bulmak, yanlışı ifşâ etmek hatta muhatabını küçük düşürme gayesi esasa amaç hale gelmiştir. 
Öte yandan, atalarımız “İğneyi kendine çuvaldızı başkalarına batır!” diyerek asırlardır bu hususta enönemli kriteri de belirlemiştir.Eleştiri kişinin hak ve hürriyetlerine yönelik değil, kişinin söylediklerine, yazdıklarına ve icraatlarına yönelik olabilmelidir. Her kişi saygındır; muhteremdir ve bir insan olarak eşittir. Onun kişisel hak ve hürriyetlerine ne adla olursa olsun saldırı kabul edilemez. Ancak kişi sözü, yazdıkları ve icraatlarıyla eleştirilebilir. Bu da “saygın bir üslûp” gerektirir. Bugün maalesef konu bu yönden de uzaklaşmış ve pek çok yer de eleştiri üslûbunu “hakaret üslûbu” hâline dönüştüğünü görmekteyiz.
Ereğli’de bugün zihin haritamızdaki engelleri kaldırabilirsek büyük ölçüde sinerji oluşturabiliriz, budaGrup çalışmalarında başarı ‘yaptığı işi seven, sevdiği işi yapan’insanlarla elde edilebilir.
Grup çalışmasına yatkın olmayanlarneden işe yaramayacağını göstermeye çalışırlarKarşısındaki fikri çürütmek yönüyle izah ederler. Söze genelde ama şekliyle girerler.
Grup çalışmasına uyumlu olanlarnasıl yararlı olacağını göstermeye çalışırlar. Zorlukların üstesinden geliniş şekillerini izah ederler. Karşı fikrin işe yarar yönünü değerlendirme taraftarıdırlar.
Kaliteli bireylerden oluşan ekipler kaliteli olur diye bir kural yok. Burada iki temel dikkat noktaya dikkat edebiliriz. Ekip üyelerinin doğruluğunu tartışmayacakları ve kesinlikle uyacakları ortak değer sisteminin varlığı önem taşır, diğer taraftanGüven unsuru ile amaçları zorlamadan ve zorlanmadan elde etme becerisi esastır.Ekip olarak uyumlu çalışma becerilerinin geliştirilmesi olarak takarar verme ve problem çözme ile alakalı düşünme sistematiğinin bulunmasıuzlaşmaya dönük çalışma stratejilerinin varlığı, toplantı usulü çalışma modeli,müzakere becerisinin geliştirilmesi olmazsa olmaz şartlardır.
Mustafa Özyıldız-ANKARA

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum